Rafting, “raft” adı verilen botlarla, akış hızı yüksek nehirler üzerinde yapılan bir spor. Rafting’de asıl olan içinde bulunduğunuz botu devrilmeden; kürekle yönlendirerek kayalar ve engeller arasından geçirmektir. Rafting, 6 ile 8 kişilik takımlar halinde yapılıyor ve başarılı olabilmek için gerçekten bir “takım” olabilmek gerekiyor. Raftı devirmeden macerayı bitirmek için bütün takımın birbiriyle ahenkli kürek sallaması gerekiyor.
Raftingin türlü zorluk dereceleri var elbette. Bu zorluk derecelerini nehrin akış hızı, kayaların çokluğu gibi etkenler belirliyor. Akarsu, yatağı içinden geçerken çeşitli doğal engelleri geçmek zorundadır. Suyun yolunu kesen bu engeller genel akışın hızını ve yönünü etkiler, suda türbülanslar, dalgalar ve akışta ani süratlenmeler oluşturur. Akarsu sporlarında, bu tür beyaz ve köpüklü görüntüler sergileyen bölgelere “Rapid” (Şarlak) adı veriliyor.
Hızlı akan nehirlerde kontrolü sağlamak zor olduğu için, nehirler akış hızlarına göre, yani zorluk derecelerine göre numaralandırılıyor.
Derece 1: Çok basit akıntıya sahiptir. Küçük kolay geçişler için uygundur.
Derece 2: Akıntı azdır; düzenli bir akışa sahiptir. Küçük kayalar ve dalgalar vardır, ancak hiçbir tehlikesi olmayan, basit geçişler için elverişlidir.
Derece 3: Orta zorluktadır. Bu sınıfta boyu bir metreyi bulan dalgalanmalar oluşabilir. Görüş mesafesi sınırlıdır.
Derece 4: Çok zor ve büyük rapidler vardır. Düşüşlerin başlangıcını ve bitişini kestirmek güçtür. Hırçın geçişler ve zorlu engellerle dolu bir sınıftır.
Derece 5: Aşırı zor, yüksek debi ve akıntı, tehlikeli kayalar, dik yamaçlar, arka arkaya gelen düşüşler, ilerlemede sınırlı geçişler vardır. Amatör raftingciler için önerilmeyen parkurdur.
Derece 6: Nehrin metrelerce yukarıdan dökülür; sık engellerle doludur. Geçişi uzman raftginciler için bile zor ya da imkansız olan sınıftır.